Tüketici Hakem Heyetleri huzurunda görülen tüketici uyuşmazlıklarının çözümü çoğu zaman uzmanlığı veya teknik bir bilgiyi gerektirmektedir. En çok karşılaşılan uyuşmazlıklar olan ayıplı mal ve ayıplı hizmete yönelik olarak tüketicinin seçimlik haklarını kullanması durumunda malda veya hizmette ayıbın tespiti çoğu zaman uzmanlığı veya teknik bir bilgiyi gerektirmektedir.

Tüketici uyuşmazlığının Tüketici Hakem Heyetlerine yansımasının ardından uyuşmazlığın çözümünde uzmanlığın veya teknik bilginin gereksinimi hasıl olduğunda 27 Kasım 2014 tarihli ve 29188 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Tüketici Hakem Heyetleri Yönetmeliği’nin 19., 20., ve 21. maddeleri uyarınca bilirkişi görevlendirilmesi yapılmalıdır ve hali hazırda yapılmaktadır.

2019 yılı içerisinde Tüketici Hakem Heyetlerine yapılan başvurulara ilişkin olarak Türkiye genelinde verilen her beş kararın birinde kararın alınma sürecinde bilirkişi görevlendirilmesi yapılmıştır. Toplam 2019 yılı içerisinde Türkiye genelinde verilen 119429 kararın alınma sürecinde bilirkişi görevlendirilmesi yapılmıştır.

Doktrinde baskın görüş Tüketici Hakem Heyetlerinin zorunlu tahkim organları olduğu yönündedir. Cebri icra kabiliyeti olan kararlar verebilen Tüketici Hakem Heyetlerinin kararlarının hakkaniyete uygun olabilmesi için uyuşmazlığın gerekleri doğrultusunda bilirkişi incelemesi yaptırılması elzemdir.

Tüketici Hakem Heyetleri kararları Tüketici Mahkemeleri nezdinde itiraz kanun yoluna tabidir. Tüketici Mahkemeleri’nin iş yükünün azaltılabilmesi için ortaya çıkmış bu kurumun kararlarının hakkaniyete aykırı olması ve her kararına karşı itiraz kanun yoluna gidilmesi Tüketici Hakem Heyetlerinin içini boşaltacaktır. Bu nedenle kararların hakkaniyete uygun olması için bilirkişilere sorumluluk düşmektedir.

Kişilerin inisiyatiflerine dayalı sistemler ayakta duramaz. Tüketici Hakem Heyetlerinde bilirkişilerin görev almasına ilişkin olarak; 6754 sayılı Bilirkişilik Kanunu ve Bilirkişilik Yönetmeliği paralelinde düzenlenen “Tüketici Hakem Heyetleri Bilirkişilik Yönetmeliği” uygulamada hali hazırda karşılaşılan sorunları çözmek ve Tüketici Hakem Heyetlerinde bilirkişilerin görev almasını kişilerin inisiyatifinden bağımsızlaştırmak için zaruridir.

Temennimiz; ilgili yönetmeliğin uygulanmasında Tüketici Hakem Heyetlerinin, yönetmeliğin paraleli olan 6754 sayılı Bilirkişilik Kanunu’nun yerleşik uygulamalarından sapmamasıdır.

Tüketici Hakem Heyetleri Bilirkişilik Yönetmeliği Taslağı